Dante – İlahi
Komedya
Dan Brown kuşkusuz son zamanların en fazla okunan
yazarlarından biri ve en çok tartışılan yazarlar listesinin de tepesinde yer
alıyor.
"Da
Vinci Şifresi" ile
yer yerinden oynamıştı ve bir anda Hristiyan dünyasının tepkisini üzerinde
toplamıştı. Bilimsel araştırmalar, dini gerçekler ile birlikte gizemli bir
polisiye gerilim hikayesi oluşturan yazar, daha sonra Melekler ve Şeytanlar ve Kayıp
Sembol ile bu başarısı devam ettirdi. Şimdi, son eseri olan Cehennem romanı ile kendine ait
tarzına devam ediyor ve bu kez Hıristiyan dünyasındaki İnferno yani Cehennem
kavramına el atıyor.
Okuyanlar
bilirler, Dan Brown’un romanları, sanat eserlerinin içinde saklı olan, saklı olduğuna
inanılan bilmeceler ve gizemlerle yoğrulan, çok sağlam kurulmuş entrikalar
içerir ve bir solukta zevkle okunur. “Cehennem” de öyle. Ve son romanının finali, Türk
okurları doğrudan ilgilendiren bir yerde, İstanbul’da geçiyor!
Dan Brown kitaplarının Simgebilim uzmanı olan
kahramanı Robert Langdon, Cehennem
romanında gözlerini bir hastane odasında açıyor. Son olarak Harvard üniversitesindeki
bir anısını hatırlayan Langdon kendini bir anda başından vurulmuş olarak, son 48 saate dair hiç bir şey
hatırlamadan İtalya’da buluyor. Ne olduğunu anlamaya çalışırken, hastanede
saldırıya uğruyor ve bu saldırıdan genç bir doktorun yardımı ile kurtuluyor.
Dahası, cebinde üzerinde tehlikeli simgesi
olan bir cihaz buluyor. Ülkesinin konsolosluğundan yardım isteyen, fakat yardım yerine kendisini öldürmeye
çalışan kişiyi karşısında bulan Langdon, ülkesinin de kendini öldürmeye
çalışması ile bir şok daha yaşıyor ve genç, fakat sıra dışı zekası olan doktor
ile işin gerçeğini çözmek için yine simgelerde gizli olan ipuçlarının peşine
düşüyor.
Floransa’nın tarihi yerlerinde başlayan macera,
İtalya’nın diğer büyülü şehri olan Venedik’e uzanıyor ve Langdon, kendini
genetik uzmanı olan ve dünya nüfusunun hızlı artışı nedeni ile insanoğlunun 100
yıl içinde neslinin tükeneceğini düşünen, bu yüzden ölümcül bir virüs yaratan
ve bunu "Dante’nin Cehennem Haritası" ile ilişkilendiren dahi birinin peşinde
buluyor. Tek sorun, bu psikopat bir hafta önce intihar etmiştir ve virüsün
aktif aktif etmesine bir kaç gün kalmıştır ve virüsün yerini bulmak için tek
umut Langdon’dur.
Dan Brown’un Cehennem
romanı, okurlarını yine mükemmel bir maceranın içinde sürüklüyor. Kitapta yine
tarihi öğeler, gizemli sırlar ve en güzeli ise İstanbul’un tarihi köşeleri var.
Yerebatan Sarayı, Ayasofya ve Kapalı Çarşı gibi, belki de defalarca önünden
geçtiğiniz tarihi yerlere farklı bir gözle bakacak, belki de tekrar ziyaret
etmek isteyeceksiniz.
Kitap,
yazarın şimdiye kadar yazdığı en muhteşem kitabı. Hem heyecan dozu çok yüksek,
hem de İstanbul'da, hemen gözümüzün önündeki sembollerin anlamı konusunda verdiği bilgiler çok
aydınlatıcı. İnsanoğlu, tarihsel gelişimi boyunca resimlerde, tablolarda,
heykellerde, binalarda ve benzeri birçok yerde sembolleri kullanmış. Anlamını
bilmezseniz sadece görsel bir şölen diye baktığınız bir sembol veya bir obje, anlamını bilince,
bazen hayretlere sürüklüyor, bazen büyülüyor. Kitabı okurken, görseller
konusunda Google yardımı almanızı
öneriyorum.
Bu büyüleyici kitabı es geçmeyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder